Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS), tüm dünyada eğitimden ulaşıma kadar çeşitli sektörlerde, farklı veri türlerini elde etmeye dönük kullanılan bir teknolojidir. Tıpkı diğer teknoloji ürünlerinde olduğu gibi, CBS alanında da sürekli olarak gelişmeler söz konusu olmakta, kullanım kolaylığı yönünden kendini yenilemektedir. CBS, her türlü veriyi oluşturan, yöneten, analiz eden ve haritalayan bir sistemdir. Bu sistemin anahtar kelimesi “coğrafya”dır. Burada ifade edilen coğrafya terimi, konum anlamında kullanılmaktadır. Yani, bir şekilde dünyadaki konumlara atıfta bulunan veriler, coğrafi bilgidir. Coğrafi bilgilerin aynı zamanda öznitelik verileri olarak bilinen tablo verileri de bulunur. Bu iki veri türünün ortaklığı, CBS’nin mekansal analiz yolu ile oldukça etkili bir analiz ve problem çözme aracı olmasını sağlamaktadır.
CBS, ilk olarak 1854 yılında İngiliz doktor John Snow tarafından kullanılmıştır. Kolera salgınının Londra’yı vurduğu ve kontrolden çıktığı yıllarda Doktor John, salgın yerlerini, yolları, mülk sınırlarını ve su hatlarını haritalamaya başladı. Bu özellikleri bir haritaya eklediğinde ilginç bir şeyle karşılaştı: Kolera vakalarının su hattı boyunca yaygın olarak bulunduğunu gördü. Snow’un Kolera haritası, coğrafya ile halk sağlığı güvenliğini birbirine bağlayan önemli bir olaydı. Coğrafi katmanları bir kağıt haritaya koyan İngiliz bilim insanı, hayat kurtaran bir keşif yaparak aynı zamanda CBS’nin etkili bir problem çözme aracı olduğunu da göstermiş oldu.
Coğrafya Perspektifinde Bir Veri Uygulaması: Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS)
Günümüzde CBS’nin, madencilik sektöründe kullanımı ise; madenin aranması, rezervinin hesaplanması ve işletmesine kadar madenciliğin tüm aşamalarında oldukça yaygın ve etkin bir durumdadır. Arama aşamasında, maden aranacak bölgeye ait tüm coğrafi veriler ayrı ayrı ve bütünsel olarak değerlendirilir. Bu coğrafi verilere örnek olarak topoğrafya, jeolojik birimler, jeokimyasal numune sonuçları, yer manyetiği, IP gibi jeofizik veriler sunulabilir. Arama yapılan alana ait tüm bu veriler, CBS yazılımlarında gerek iki boyutlu gerekse üç boyutlu olarak görüntülenir. Böylelikle ilgili sahaya ait görsel gözlem ile saha hakkındaki bilgileri daha kolay anlayıp analiz edebiliriz. Bu coğrafi verilerden aynı zamanda matematiksel çıkarımlar yapılarak yeni coğrafi veriler de türetilebilir. Bulunan cevherleşmenin miktarının hesaplamasında hem yüzeyde hem de yerin altında sondaj yolu ile elde edilen jeolojik ve jeokimyasal veriler üç boyutlu olarak değerlendirilir. Elde edilen sayısal veriler istatistiksel yöntemlerle hesaplanarak bir maden yatağının boyutları ve cevher içeriği hesaplanır. Tespit edilen madenin işletme planı da coğrafi verilere dayanarak yapılır. Nerede ve ne kadar cevher var, bu cevhere erişmek için gerekli adımlar hangi noktalarda atılacak gibi işletmeye dayalı hesapların tümü coğrafi veriler yolu ile yapılır.
Tüprag’da bilgisayar tabanlı CBS uygulamalarının kullanılmaya başlaması, gelişen teknoloji ile birlikte yaklaşık olarak 90’lı yılların sonuna denk gelmektedir. Geçmiş dönemlerde jeolojik ve topoğrafik veriler basılı haritalar üzerindeydi; arama jeologları basılı haritalardan faydalanarak kendi haritalarını yapar, elde ettikleri verileri değişik kağıt ve şeffaf katmanlarda bir araya getirip değerlendirirdi. Günümüzde, CBS yazılımları sayesinde saha ile ilgili elimizde bulunan her türlü veriyi bilgisayar ortamında iki ve üç boyutlu görselleştirmeler eşliğinde işleyerek, ilgilenilen saha hakkında detaylı incelemeler, gözlemler ve analizler yapabilmekteyiz.